9/27/2006

Gezginim, gezginsin, gezginler


Amerika'ya gelmeden once o diyar senin, bu diyar benim gezerdim, gittigim yerler ile ilgili gezi yazilari yazardim, yazilarimdan kazandigim odullerle baska gezilere cikardim. Gel gor ki, New York 'a geldikten sonra mali musavir olacagim diye tutturdugumdan, gunduzleri ise, geceleri okula devam eder oldum ve gezdigim yerlere simdilik New York siniri koydum. Demokrasi de careler tukenmez derler ya, hal boyle olunca ve koprunun diger tarafindaki geziler de baska bahara kalinca, ben de gitmek isteyip de, gidemedigim butun yerler icin, sanal dunyada gezintilere basladim. Zenginin mali, zugurdun cenesi derken merak edenler icin, iste hikayesi:

Turkiye'de yasarken en buyuk favorim, gezi denince pek cok kisinin aklina gelen ilk isim, Faruk Budak idi. Uzun zaman oldu sitesine bakmayali ama bir donem sitesini noktasina, virgulune kadar okudugumu hatirliyorum. Hey gidi gunler..

Bir donem, ilk duragim Baris Nerede oldu. Cektigi birbirinden guzel fotograflari, sade anlatimi ile , pek cok kisi gibi beni de bagimli yapti sitesine bir donem Baris kardes. Ne zaman ki, Baris rotasini tamamladi ve gezi yazilarina simdilik virgulu koydu, bu kez ondan sevgili Ozlem bayragi devir aldi. Ne zaman gulmek, keyiflenmek istesem ilk adresim tartismasiz Ozlem oldu. Yasadiklarini anlatirken kullandigi mizahi dil, bir an olsun,kendi gunluk hayatimda yasadiklarimi, yogunluklarimi unutturdu.

Gittikleri yerler, gordukleri mekanlar, paylastiklari kulturler bir anlamda benim gibi yol hayali ile yasayan insanlara, gezilerde yasanan keyfin ne muhtesem oldugunu hatirlatti. Bazen yasadiklarina sevinirken, bazen uzulduk. Onlar uzun otobus seyahatlerinde saatlerce yol alirken, bizler rahat yataklarimizda, laptoplarimizla onlara mesajlar yolladik, "haydi dayan, bak sonu cok guzel olacak" diye. Kimi zaman onlar bir dostun, bir tatli sozun hayali ile yasarken, bizler gittikleri yerlerin fotograflari ile yasadik. Kimi zaman youtube'da gordugumuz Where the Hell is Matt? gibi yol hikayelerine hayran kaldik ve insanlarin sansina esef edip, neden biz boyle bir sponsor bulamiyoruz dedik.

Ama esefleri bir kenara birakip, kiskanclik hislerimize de gem vurabildigimiz de farkettik ki, hepimiz bu insanlarin hayallerini gerceklestirmek icin yaptiklarina, cesaretlerine hayran olduk. O kadar bilgiyi biraraya getirmek, gerekli parayi toplamak, vizelere basvurmak, kalacak yerler, izlenecek rotalar bulmak, dilini, izini bilmedigin yollarda binlerce kilometre gitmek, hic te uzaktan bakildigi gibi kolay degil. (yillarca calistigim turizm acentasi tecrubeme dayanarak soyluyorum) Ama sonucta onlar basardi, ve hergun birileri daha katiliyor bu gezginler kervanina. En yenisi, en tazesi yakinda yola cikacak olan, Cuneyt . O daha yola cikmadan, sitesini favorilerime ekledim bile.

Bu arada kitabi yayinlandiktan sonra farkettigim Gulin Akoz olayi var ki, ona soyleyecek soz bulamiyorum. Gazetelerde anilari, yazilari, roportajlari cikmis bir gezginimiz o. Firsatiniz olursa mutlaka cektigi muhtesem resimlere, gezginler icin hazine degerindeki yol rehberlerine bakin.

Ne diyelim yedikleri, ictikleri onlarin, gezi anilari okurlarin olsun..

Bir de sanslari bol, yollari da acik olsun.

New York Muhtari

2 comments:

  1. ben zaten baris'in 1 numarali hayraniyim.. yanina cirak olarak bir sonraki gezisine katilmayi hedefliyorum:)
    darisi benim basima.. insallahahh

    ReplyDelete
  2. haydi ben de 2. olayim bari, Dilayrac'igim, ciragin ciragi olursa ben de varim boyle bir organizasyona. Zeynep'ide kandirirsak degme keyfimize :-)

    ReplyDelete